gözler
bakana huzur veren gözler
kim bilir nasıl bir sevdayı özler
gün akşam olunca
burun
ya burun badem içi
kafdağındaymış derler
ne çıkar yıldızlara takılsa
ne çıkar canımın içi
burun senin oldukça
dudaklar
ne ayvadır nede nar
dudaklarıma dokunduğunda,
o dudaklar
fısıldayacak
üç beş sır bulur
güzel yar
her defasında kolayca
bozkır bir küçük belde
belde de üç beş güzel
her güzelin bir şeyi
senin her şeyin güzel
benim gözümle bakınca