Üç beş kişinin okuyabildiği
Birkaç kişinin kendine özgülüklerini dile getirebildiği
Ve birilerinin de bunlardan istediklerini topluma ulaştırdığı
Dönem deki sanat, ne kadar sınırlı ve ne kadar dayatmacı
Dünün gerçeklerinden kaynaklanan bu sanat anlayışını
Batılı adam, “Üretilmiş kendine özgülükler” olarak tanımlıyor
Bilginin her yerde olduğu
Bilgilenme imkânlarının sınırsızlaştığı
Herkesin kendini ifade edebileceği ve bunu
Herkeslere ulaştırabileceği çağda sanatı aynı adam
“Kendine özgülüğün üretileceği” çalışma alanı olarak tanımlıyor
Yani sanat birinin zevkini ve estetiğini
Kitlelere bir şekilde dayatma ve sevdirme alanı değil
Kendine özgü yaratılan her bir bireyin
Bu özgülüğünü ortaya koyacak
Üretimi sağlayan Alan olarak
Görülmeli, anlaşılmalı diyor
Bu anlayış eğitimde
Fen ve sosyal bilimler kadar
Ve belki daha fazla sanat etkinliğinin
Öğrencilere verilmesini zorunlu hale getiriyor
Pandemide bunu gördük, yaşadık inşallah uygulanırda