BİLMEK,ANLATMAK,ANLAMAK

Akademik Becerilerin İzlenmesi ve Değerlendirmesi (ABİDE) araştırmasına göre Türkiye’de öğrencilerin yüzde 66’sı okuduğunu anlamıyor…

Okuduğunu anlamayan dinlediğini anlar mı ?

YSK

Kılıçdaroğlu “Bizde YSK’nın elinde olmayan bilgiler var” dedi,

Kıyamet koptu

AK Parti’den yanıt gecikmedi: Bu bilgilere nasıl erişti?

Anlatması gerekenleri anlatamayanlarla

Anlaması gerekenleri anlayamayanların diyalogu

Oysa durum şu:

İnsanlar tarafından biriktirilen bilginin üç seviyesi vardır:

Sıradan,

Deneye dayalı (deneysel) ve

Teorik (seviye bilimsel bilgi).

 

Bilimsel bilgibilimsel yöntemler ile elde edilen bilgidir.

Akıl, deney ve gözleme dayalıdır.

Objektif,

Sistemli,

Tutarlı ve

Eleştiriye açık bilgidir.

 

Sıradan bilmenin yolları ise:

Sezgi; i

İçgüdü: İçine doğar insanın

Zekâ: Soyutlama,öğrenme,yeni duruma uyma,

İnanç: Bir düşünceye çok sağlam biçimde gönülden bağlı olma

Mistik aydınlatma: Gerçekte kanıtlanmamış ancak sezgisel açıdan hissedilen ya da belli kişileri bildiği gizemli durumlardır

Sübjektiftir

Pragmatiktir

Tutarsızdır

Eleştiriye kapalıdır

Sıradan bilme seviyesindeki insanlara

bilimsel bilgiyle ulaştığınız bilgileri anlatamazsınız.

Anlatımınız yetersiz olduğu için değil

onun bulunduğu konumda böyle bir anlamaya

açık olmadığı için anlatamazsınız

Yani davul zurna sivri sinek durumu

Author: Mehmet ÇEVİK

Bir yanıt yazın