İslamda ruhban sınıfı yoktur
İslamda Allah ile kul arasına kimse giremez
Lakin bin yıldır bu milletin Allah’ı ile arasına
Dil engeli koyup, duvar ördüler
Milletin bu duvarı aşmak için iki yolu vardı
Ya kendi dilini dini için feda edecek
Asimile olup Araplaşacaktı
Ki bu kabil milletler var
Ya da bu duvarı birilerinin vasıtasıyla aşacaktı
Türkler ikinci yolu tercih ettiler
Bu birileri duvar aşıcılardı
Allahla kulu arasına konulan
dil duvarının aşıcıları;
Bazen erenler, bazen dervişler
Bazen tarikatlar, bazen cemaatler oldu
Binyıllık bu süreçte
Adını saydığımız duvar aşıcıların içinde
Mevlevilerin Bektaşilerin olduğu gibi
Haşhaş ilerin ve Babailerin olduğunu da
Edebali gibi devlet kuranlarını da
Hasan sabah gibi suikast timi kuranlarını da
Tarih bize anlattı
Bu bin yılda islam; Türk için
Allahın dini olmaktan çıkıp
Bir kulunun vicdanına bırakılmış
Değerler bütünü olarak görüldü
Cumhuriyeti kuran irade bu bin yıllık
Allahla kulları arasındaki duvar örücüleri
Ortadan kaldırmak için,
1925 yılında
Bir kanunla bu duvarları yıktı
Amma ve lakin
Kurucu iradenin erken aramızdan ayrılması
Geride kalan duvar yıkıcıların cehaleti ile
Duvardan nasiplenenlerin cesareti örtüşünce
Kendimizi 15 Temmuz gerçeğinin içinde bulduk
Gene Haşhaşiler, gene haramiler baş kaldırmıştı
Yaşananlardan ibret aldık mı?
Olanları analitik bir kafayla değerlendirdik mi?
“Siz akıl etmezmisiniz”,”siz düşünmezmisiniz”
Diyen ilahi sese kulak verdik mi?
Hayır
Allah affetsin ucuzluğuna sığındık
Başka paydaşlar bulduk
Durmak yok dedik
Yola devam dedik
Yola devam ettik
Bu garabet nereye kadar
Ne zamana kadar devam eder?