Bir dönem filmine girmiş gibi hissediyorum kendimi
1940’ları 2018’de yaşayacağım
-Ki ben 1958 doğumluyum-
Bu bir tarih öğretmeni için
Tasavvur edilebilir
Lakin bulunmaz nimet.
1940’ların tek partili, tek adamlı
Her şeyin siyah beyaz olduğu
Tek adamın her şey
Her şeyin de tek adam olduğu
Anlatıla, anlatıla bitirilemeyen dönem
En fena eleştirmenleri tarafından
“Çok partili tek adamlı”
Dönem olarak gösterime giriyor.
Bir sahne düşünüyorum
1940’lardayım.
Şehrin girişinde gelmesi gerekeni bekleyen
bir mahşeri kalabalık
Gelmesi gereken
Milli şef.
Milli şef milletin bindiği kara trene inat
Bembeyaz bir trenle
Bir anda bir hayal gibi geçiyor önümüzden
Nümayiş hayali sükût ve sessizlik
2018 yılında ise bu sahne
Muhtemelen şöyle olacak.
Göreceğiz.
Ümmetin reisi
Yerlerde kaynaşan ahaliye inat
Gökyüzünde tayyaresiyle geçecek ahalinin üzerinden
Gene nümayiş, gene hayali sükût gene sessizlik
Absürt bir şey… Ama öyle
Ne demişti Marks
“Tarihin tekerrür ettiğini söylerler”
Doğru. Devam eder…
“Birincisinde dram olarak
İkincisinde komedi olarak”…
Absürtlük oradan geliyor sanırım.
Ama ben bir tarih öğretmeni olarak
Maliyetinin düşük olmasını dilediğim
Bu dönem filmini bize yaşatan
Yapımcılara, yayıncılara,
Filimdeki figürasyona minnettarım.
Işıkları kapatıyoruz.
Koltuğumuza yerleşiyoruz
Hazırız
Pardon çitlek çitleyebilirmiyiz?
….
Kime soralım…!