Milletler doğa da gördükleri canlılarla
Kendi gerçekleri ve hayallerini
Özdeşleştirdikleri canlıları
Kendilerine sembol olarak seçmişlerdir.
Türkler bozkurt
Ruslar ayı v.s
Bu günlerde ön planda olan ayılar
Ayı.
Arka ayakları üzerinde durabilirler.
Sanırsın ki insan.
Lakin koşmaya başladığında dört ayağını kullanıyor.
Hız mevzubahis olunca aslına dönüşüyor.
Hepçidir. Ette otta yer
Yenilecek şey söz konusu olduğunda
Terminetördür. Ne olsa yer
Kış uykusuna yatar
İstikrarlı bir hayat söz konusu değil.
Kesintiler vardır. Uyur
Pençeleri vardır. Sabittir.
Saldırgandır. Saldırı silahları vardır.
Bunu gizlemez.
“Armudun iyisini ayılar yer”
Beş liralık enerjiyi sana on liraya kakalar
“Ayının kırk türküsü vardır kırkıda armut üzerinedir”
Buradaki armudun açılımı da enerjidir
“Ayıyı fırına atmışlar yavrusunu ayakları altına almış”
Dostlukları menfaatlerinin bittiği yere kadardır
Menfaatlerinin bittiği yerde babasını oğlu olsan boş
“Ayıya kaval çalmak”
Deyimi bu durumu açıklar
Hal bu iken
Ayıdan post, Rus’tan dost olmayacağı bilinirken
Ayı ile dansa kalkanın
Ayı dans biti demedikçe
Dansın bitmeyeceği ortadayken
“Köprüden geçinceye kadar
Ayıya dayı dememizde
Ne beis var” demenin
Pratikte bir yararı var mı?
Olabilir mi?