AÇILIM ÇAĞI

Bir furyadır gidiyor.
Enflasyon yerlerde sürünüyor
her şeye zam geliyor
işsizlik resmen yüzde onlarda dolaşıyor
lakin dillerde dolaşan bunlar değil de açılım
hükümet kendini fiilen açılım hükümeti ilan etti.

Kıbrıs açılımı
Kürt açılımı
Demokrasi açılımı
Ermeni açılımı
Alevi açılımı

 

Abdurrahim  Karakoç’un dediği gibi

 

“Açıl kızım utanma

Bu devrin modasıdır”

Açılımlar o kadar peş peşe gelmeye başladı ki

kimin hangi açılımı konuştuğunu takip etmek adeta imkânsız.

İki dönemdir iktidar olan bir partinin

bu kadar çok açılımı

bu kadar az zamanda yapmaya çalışmasının

hikmeti sebebi ne ola ki?

 

Açılım furyasının zaman sorunundan başka

göze batan özelliği AB nin ABD nin

bu sürecin içinde olması ve desteklemesidir.

 

Hal böyle olunca insan kendi kendine soruyor?

Ne oluyoruz?

Yüzyıl önce Osmanlıya

Sevr ve Mondros’la kabul ettirmek istedikleri

Kapitülasyonları
Ermeni devletini
Kürt devletini
açılım adı altında mı kabul ettirmek istiyorlar.
O gün “kuvvacı” ruhla

hayır dediğimiz her şeyi

şimdi “İslamcı” ruhla evetliyoruz.

 

O gün bütün bunlara karşı

Mustafa Kemal önderliğinde

bizde bir açılım yapmıştık.

Türk açılımı.

Kuvvay-i milliye denilen bu açılım

batının bütün hesaplarını alt üst etmiş,

planlarında Türk yokken

Anadolu’da “var olma” oyununda

Türklere yer açmak zorunda kalmışlardı.

 

Görülen o ki

şu anda bütün açılımların içinde

eksik olan gene Türk açılımı.

 

Türk aydını yüzyıl önce

Atatürk ün yapmış olduğu bu açılımı

bugün yeniden yapmak zorunda.

Yoksa tarihin yaşayan bir parçası olmaktan çıkar

Sıradan bir konusu haline geliriz

 

 

Author: Mehmet ÇEVİK

Bir yanıt yazın