“Tarihten önce vardık tarihten sonra varız”
Dediğimiz süreç içinde Türk milleti olarak
Üç önemli ve köklü değişiklik yaşadık
Devrim niteliğinde
Önce vatanımızı değiştirdik.
Sonra dinimizi değiştirdik
Ve üçüncüsü yönetim şeklimizi değiştirdik
Devrim niteliğindeki her iki
Değişiklikte de millet olarak
Bir önceki durduğumuz yerden
İleriye adım attık.
Orta Asya’dan başlayan
Yeni vatan arayışımız
Anadolu da noktalandığında,
Dünyanın en güzel coğrafyasını
Kendimize ebedi vatan yapmıştık
İlk vatandan anavatana gelirken karşılaştığımız
İslamı benimsediğimizde ise
İdealimiz olan
“Türk cihan hâkimiyeti mefkûremizi”
Anlamlandıracak
Gerçekleştirecek
Bir evrensel manevi güce kavuşmuştuk
Bu yeni vatanda bu yeni imanla
Bu güzel anavatanı temel yapıp
Yeni imanın verdiği şevkle
Doğudan batıya bütün dünyayı
Yönetir olduk
“Cihan hâkimiyeti idealimizi” gerçekleştirdik
Türk milleti için her
Devrim niteliğindeki değişim
“Tarihten sonrada varız”
demenin bir yoludur
Tarihi devrim niteliğindeki
Üçüncü değişikliğinde ise
Ailelerin, hanedanların
Sultanların, padişahların
İktidarına son vererek
Sultanlığında, padişahlığında
Sahibi aileler hanedanlar değil
Milletin kendisidir dedik
Bir hakkı sahibine teslim ettik
Amaç hâsıl olmuş mudur?
Beklenilen noktada mıyız?
Bulunduğumuz nokta
Cumhuriyetin fazilet olduğu nokta sı mı?
Evet demek zor
Lakin hedef belli
Nasıl yeni vatan edinmemiz yüzyıllarımızı aldıysa
Ama sonunda gerçekleşti ve bize bir vatan kazandırdıysa
Nasıl Müslüman olmamız yüzyıllarımızı aldıysa
Ama sonunda bize milli bir iman kazandırdıysa
Mutlaka yeni rejimimiz yüzyıllarımızı alsa da
Bize fazileti olan bir cumhuriyet kazandıracaktır
Yeterki biz
“Hâkimiyet bila kaydu şart milletindir “
İlkesini
HAKİMİYET BİLA KAYDU ŞART MUKTEDİRİNDİR’E’ DÖNÜŞTÜRMEYELİM