kelimenin anlamını sözlük; Kalıcılık, ölmezlik
şeklinde açıklıyor ve kelimeyi bir cümlede şu şekilde kullanıyor
“Fakat böyle bir zevk ve huzurun devam ve bekası olamaz.” – N. F. Kısakürek
Kelimenin anlamını sözlük; Kalıcılık, ölmezlik
şeklinde açıklıyor ve kelimeyi bir cümlede şu şekilde kullanıyor
“Fakat böyle bir zevk ve huzurun devam ve bekası olamaz.” – N. F. Kısakürek
Anlam bu olunca şu cümleyi kurmak mümkün
TESPİT -1 Türk milletinin tarihi boyunca
Devletin bekası sorunu olmamıştır.
.TESPİT – 2 Devletin bekası sorunu söylemi
Devletin değil devlet benim diyen
Muktedirin geleceği sorunudur.
TESPİT- 3 Monarşi döneminde muktedir sorununu
Hanedan değişikliği ile çözen Türk milleti
Cumhuriyet döneminde bu sorunu
İktidar değişikliği ile çözmesi gerekirken çözememiş,
Sorunu bir yönetim sorunu haline getirerek
Kronikleştirip huzursuzluk sebebi haline getirmiştir.
Türkiye tarihini esas alıp,
Bin yıllık süreyi değerlendirdiğimizde;
Büyük Selçuklu, Anadolu Selçuklu, beylikler dönemi,
Osmanlı dediğimizde görüyoruz ki millet kalıcı.
Kalmış.
Gidenler ise hanedanlar ya da muktedirler olmuş
Yani milletin bir devlet bekası sorunu olmamış
Muktedirin gelecek sorunu olmuş
O sorunu da millet muktediri değiştirerek bulmuş.
Cumhuriyet döneminde
Muktediri değiştirme konusunda başarılı olamamışız.
Kavramları karıştırmış,
Gelişmeleri anlayamamışız.
Bu bulanık alanı da siyasetçiler
Devletin bekası sorunu şeklinde
Toplumda algı yaratarak
Kendi gitmezliklerinin meşrulaştırılması için
Bahane olarak kullanmışlardır
1946 yılından bu yana;
Menderes gidebilseydi altmış darbesi,
Demirel, Ecevit, Türkeş, Erbakan gidebilseydi seksen,
Özal gidebilseydi, yirmi sekiz şubat,
Erdoğan gidebilseydi on beş temmuz olmazdı
Siyasi liderler devletin bekasını
Kendi gelecekleri olarak gördükleri,
Bunu halka dayattıkları
Ve halkta buna inandığı için
Ülke enerjisini maalesef
Kendi kendisiyle didişerek harcıyor
SONUÇ- monarşiden cumhuriyete
Geçtiğimizin idrakine varılmalı.
Muktedirin gelecek sorununun
Devletin bekasıyla alakası olmadığı anlaşılmalı
Sorunların çözümünün
Devleti yıkmak yeni devlet kurmakla değil,
İktidarı değiştirmekle mümkün olduğu bilinmeli
Demokratik hayatımız,
Siyasi partiler kanunumuz
Bu gerçek çerçevesinde yapılanmalıdır
Bu mümkün mü?
Hayır.
Biz zoru severiz.
İktidarı yıkmaktansa, devleti yıkmayı tercih ederiz.
Lakin dünün doğruları
Bu günün gerçekleri değildir.
Devleti yıkarsınızda
Ki bu konuda size yardımcı olacak
Birçok iç ve dış mihrak bulursunuzda
Sonra kuracağınız devletin
Sizin devletiniz olup olmadığı tartışılır.