Osmanlıda milli ordu tımarlı sipahilerdi
tımarlı sipahiler
günlük işleriyle uğraşan
bir tehlike bir savaş esnasında
askerleşen,silaha sarılan savaşan
ya şehit ya gazi olma
konusunda sınır tanımayan
savaştan sonra da
tekrar sivilleşerek
hayatını devam ettiren askerlerdir
tarihteki “ordu millet”
kavramı ile örtüşen asker budur
bu ordu Türk ordusudur
bizde Osmanlı askeri
denildiğinde akla gelen
tımarlı sipahiler değil yeniçerilerdir
oysa ki yeniçeri
Sultanın şahsına bağlı daimi
yani askerliği meslek edinmişlerin ordusudur
Osmanlıda saltanatın,mutlak iktidarın
temel dayanağıdır
yani bir nevi padişahın özel korumaları
önceleri sayıları ve oluşturulmaları farklı olan
yeniçerilerin hem oluşturulma biçimleri değişti
hem de sayıları imparatorluğun gücünün
artmasına ters orantılı olarak arttı
yeniçerilerin yapısının değişmesi
ve sayısının artması sonucu padişahın
mutlak iktidarının temel dayanağı olan güç
zaman içinde ulemanın da desteği ile
1628 yıllarında eski bir yeniçerinin
sadrazamlığa atanması ile
mutlak iktidarın
sahibini belirleyen güç haline geldi
Orhan gazi veya I.murat
dönemimde kurulduğu düşünülen
yeniçeri ocakları 1826 yılında
kaldırmaya meraklı oldukları
kazanı son kez kaldırdılar
ve kaldırdıkları kazanın
altında kaldılar
yeniçerilik kavramı bize iki şeyi çağrıştırır
I.mutlak iktidarın emir erliğini
II.iktidarı istediği şekilde değiştirme gayretini
MİLLİ ORDUNUN YENİÇERİLEŞMESİ
tımarlı sipahiler ki milli ordudur
Türk ordusudur
bilinen coğrafyaların keşfi
üzerine oluşturulmuş bir toplumsal yapının ürünüdür
çağ bilinen coğrafyaların fethinden
bilinmeyen coğrafyaların keşfine
doğru evrilince sorunlar yaşamaya
başladı
imparatorlu içinde bu kolay değildi
eskiyi tasfiye etmek ve yeni bir Ordu kurmak
ve bu ordu ile imparatorluğun
hem de üç kıtada hüküm süren
Osmanlı gibi bir imparatorluğunun
ihtiyaçlarını karşılamak zordu
ama bu yolda çok çaba harcandı emek harcandı
kısmet yeni devleti kuran Türkiye cumhuriyeti
imiş
Osmanlının yapamadığını cumhuriyet yaptı
milli bir ordu kurdu
bu kuruluşta
yeni devletin milli bir devlet olmasının
sınırları belli ve dar bir coğrafyaya sahip olmasının
iyi yetişmiş kurmayların olmasının
m. kemal gibi bir liderin bulunmasının
kuvayi milliye gibi bir tecrübenin
yaşanmasının etkisi vardır
kuvveciler önce
bir araya getirildi
sonra düzenli ordu haline sokuldu
savaştan sonrada yurtta ve dünyada sulhu
sağlayacak ordu haline getirildi
durumu Atatürk 1925 yılında
Cumhuriyet Orduları,
Cumhuriyeti ve kutsal topraklarını
güvenle koruma
ve savunma kudretindedir ve hazırdır. (1925-İzmir)
diyerek izah eder
bu hal 1946 dan sonra bozulmaya başlar
cumhuriyeti ve vatanı korumakla görevli ordu
NATO ya sokularak milli bir ordu olmaktan çok
küresel güçlerle dirsek temasına giren
küresel menfaatlerin koruyucusu
ve siyaseti düzenleyen güç haline geldi
bazen baskılarla
bazen müdahalelerle
bazen darbelerle
siyaseti belirler hale geldi bu milli ordunun
yeniçerileşmesidir