HARF İNKILÂBI

6/12/2014

 

Kaçıncı milli eğitim şurasında

Osmanlıcanın ders olarak okutulmasının

Gündeme gelmesi

Harf inkılâbını yeniden gündeme taşıdı

 

Harf inkılâbı cehaletimizi artırdı mı?

Nesiller arasındaki bağlantıyı kopardı mı?

Milli irfanımızı dumura uğrattı mı?

İslam âlemiyle irtibatımızı kesti mi?

 

Laf çok

 

Tarih mademki “ileri atlamak için

Bir adım geriye çekilmektir”

O halde bizde bir adım geriye çekilip

Manzaraya bakalım

 

İlk gördüğümüz şey

Türk milletinin

Bilinen tarihinden bu yana

Birçok kez

Alfabe değiştirdiği gerçeğidir

 

Göktürk alfabesi

Uygur alfabesi

Arap alfabesi

Latin alfabesi

 

Harf inkılâbı

Türk milletinin

Genlerinde olan bir şey

 

Türk milleti

Genlerinde olan bu gerçeği

Tarih boyunca hep

Bir kavga sebebi olarak değil

“İleri atılmak” için

Bir “dayanak” olarak kullanmıştır

 

Göktürk alfabesi;

Türk adını ve kültürünün

Yazıya geçirilmesi için kullanılmış

Orhun kitabeleri gibi

Müthiş bir miras bizlere kalmıştır

 

Uygur alfabesi;

Türk toplumu

Kendine has “atlı kültürden”

Yerleşik hayata geçmiş

İleride kurulacak

“yerleşik medeniyetlerin”

Temelleri oluşturulmuştur

 

Arap alfabesi;

Yerleşik medeniyet

Oluşturma yolunda

Uygurlardan alınan bayrak

Osmanlılar tarafından

En yüksek burçlara

En uzun süreyle dikilmiştir.

 

Arap harflerinden

Latin harflerine geçişte de

Bu tarihi süreç

Göz önünde bulundurulmuştur.

 

Amaç budur

“Muasır medeniyet”

Seviyesinin üzerine çıkmak

 

Bu niyet “Türk dil” kurumu ve

“Türk tarih” kurumlarının

Kurulmasıyla tescillenmiştir

 

Peki, niyet halis

Gidişat müspet iken

Yaşanılan bu kargaşanın sebebi ne?

 

Siyaset.

 

“Muasır” medeniyeti

“Batı” medeniyeti sanan siyaset

 

İslamı Emevi zihniyeti ile

Anlamaya çalışan

Emeviciliği Müslümanlık sanan siyaset

 

Türkle yatıp Türkle kalkan

Lakin bu Türk te

Kimmiş

Neymiş

Ne yapmış

Ne yapasıymış

Derdinde olmayan siyaset

 

Siyasetin

Bu çıkmaz sokağından

Çıkmanın yolu

Milletlerin hayatta kalmalarının

Tek yolunun muasırlaşmak

Olduğu bilincindir

 

Hayatta en hakiki “mürşidin”

İlim olduğu gerçeğidir

 

Ve ilimin Müslüman’ın

“Yitik” malı olduğu

Ve görüldüğü her yerden

Alınması gerektiği pratiği ile

Hareket etmek alışkanlığıdır

 

Gerisi “lafı güzaf”

 

 

 

Author: Mehmet ÇEVİK

Bir yanıt yazın