yüzlerce yıl önce
bir coğrafyada
“İlli,Kağanlı”
millet iken
“Çin milletinin Tatlı sözüne,
yumuşak ipek kumaşına aldanıp
beylik erkek evladı kul ,
hanımlık kız evlâdı cariye olan.
Türk beylerin Türk adını bıraktığı
Dört tarafının hep düşmanla çevrildiği”
zamanlarda milletim,
“ilini kağanını arar olmuş”
bu şartlarda atam
“Ordu sevk ederek
dört taraftaki milleti hep almış,
hep tâbi kılmış.
Başlıya baş eğdirmiş,
dizliye diz çöktürmüş.”
devlet kurmuş,bu devlet
“Fakir milleti zengin.
Az milleti çok kılmış”
atam
kurduğu devlete Türk adını vermiş
yaşadıklarını,düşündüklerini
ibret olsun,yaşanan kötülükler
tekrar yaşanmasın diye
kayalar kazımış .Adına da
“Orhun kitabeleri” denmiş
başka bir zamanda
başka bir coğrafyada
“Genel Savaşta yenildiğimiz,
koşulları ağır bir ateşkes anlaşması imzaladığımız
ulusun, yorgun ve yoksul bir durumda.olduğu
yöneticilerin kendi yaşamlarının kaygısına düştüğü
Ordunun elinden silahları ve cephanesi alındığı”
bir “manzara-i umumiyenin” hakim olduğu ortamda
“özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir”
diyen bir atam ,
yedi düvele kafa tutuyor
yurdu düşmandan temizliyor
yeni bir devlet kuruyor
kurduğu devlete Türk adını veriyor
“Türkiye devletini kuran halka Türk adı verilir” diyor
yaşadıklarını bu milletin bir daha
yaşamaması ve gelecek nesillere
ibret olsun diye kaleme alıyor .
adına “nutuk” diyor
bu iki tablo açısından
bu güne baktığımda
diyorum ki;
gezi
özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir
diye haykıran kuvayi milliyedir
kuvayi milliye
Tatlı söze, yumuşak ipek kumaşına aldanıp
beylik erkek evladı kul ,
hanımlık kız evlâdı cariye olan.
Türk beylerin Türk adını bıraktığı
Dört tarafının hep düşmanla çevrildiği”
şartlara isyan eden Kürşat ihtilalidir
Kürşat ihtilali
“özgürlüğü için geçit vermez sanılan dağları
dize getirme gücü ve iradesi”
olan Ergenekondur
Ergenekon’da
Türkün şerden hayır çıkarma
zilletten izzete yükselme gücüdür
inanmayan tarihe bakar
ya da yaşar görür