1-Bilgi toplumu
bilginin yoğun olarak üretildiği
ve tüketildiği toplumdur.
2-Bilgi toplumunun insanı
bu gerçek doğrultusunda eğitilmiş
analitik düşünceye sahip insan olmalıdır
3-Bilgi toplumunda “devlet sırrı”
kavramının alanı iyice daraltılmıştır.
bu sebeple bilginin serbest dolaşımı gerçeği
çerçevesinde bir bilgi ve iletişim zihniyeti
ve hukuku geliştirilmelidir.
4-Bilgi toplumunda
soğuk veya sıcak savaşın yerini
“siber savaşın”
alacağı,eski savaş metotlarının
“terör”
olarak adlandırılacağı bilinmelidir.
5-Siber savaşta
cephe,
ordu,
mühimmat
kavramlarının yerinin olmadığı,
bunların yerine
internet
bilgi,
hacker
virüs kavramlarının yer aldığı
bir savaş kültürünün yaratılmasına çalışılmalıdır
6-Yaratılacak bu yeni kültürde
İslam kültüründeki
gazi,
gaza,
şehit,
fetih
Kavramları yerine
okumak,
öğretmenin kölesi olmak
âlimin mürekkebinin
şehidin kanına eşit olduğu
düşünceleri öne çıkarılmalıdır.
Eğer bu ilkeler göz önünde tutulmaz
eski terminoloji üzerinden gidilirse
siber savaşın
“resetlenmiş”
toplumu
yada
“gama ovar”
olacak bireyi oluruz
Böylesine bir savaşa
Toplum hazır mı?
Diplomasi hazır mı?
Siyaset hazır mı?
Asker ordusu hazır mı?
İrfan ordusu hazır mı?
Yoksa
Toplum oyunda oynaşta,
Diplomasi kendiyle savaşta,
Siyaset icazet yarışında,
En önemlisi
toplumun dönüşüm motoru eğitim;
sınav koyup sınav kaldırma telaşında mı?
Eğer böyle ise
ki öyle görünüyor.
Birinci küresel savaşta
kuvay-i milliye ruhuyla galip gelen,
ikinci savaşta korku ile tedbir arasında sıkışan
bu milletin ruhuna üçüncü küresel savaş
ve birinci siber savaşta
fatiha okumak zorunda kalırız.
Allah muhafaza