Kategori: KÖŞESİZLİK YAZILARI
GÜNCEL
PKK ile hükümet “Süreç” dedikleri gelişmede Yeni bir yol haritası açıkladı Rivayete göre bu anlaşmanın Dördüncü maddesi Silahların bırakılması Bırakırlar mı? bilmem Benim bildiğim Bu sürecin benim sürecim olmadığı Benim sürecim; 1919 da başlayan üç aşamalı “kuvveyi milliye” sürecidir Bir; Ülke düşmandan kurtarılacak Kurtarılmış. İki; Bağımsız bir devlet kurulacak Kurulmuş Üç;” Muasır medeniyet” Seviyesinin üstüne çıkılacak Burada sıkıntı çıktı Hareketin liderinin Erken ölümü Sürecin sekteye uğrasına yol açtı Bu bocalama esnasında Başka süreçler araya girdi “Dış mihrak”…
Bir sosyal kurum olarak Aile toplumun temelidir Bu temel üzerine Çıkan binanın katlarını “Can cana” katı “Ten tene” katı “Sırt sırta”! katı “Git öte” katı Şeklinde sıralamak Adettendir Not; katların sıralanmasında Sırt sırta ve git ötede Kafiyenin tutmamasının sebebi “Öte” kelimesiyle Kafiye teşkil eden kelimenin Genel ahlaka mugayir kelime olması Sebebi ile yazmamamdır Lakin malum kelimeyi İlan etmeninde Yada etmemenin de bir manasının Olmadığını düşünüyorum Dönelim evrelere İlk evre “Can cana” evresi; Bu evrede…
yer gök dağ taş Dersim dolu Özür dileyenler Özür diletenler Özürle yatıp özürle kalkanlar Sorunlarda bir azalma Toplumda bir rahatlama var mı? Yok Böyle bir ihtimal var mı? Yakın gelecekte oda yok Hani çok bilinen bir laf vardır Denir ki “sorunlarla boğuşma onları çöz” Yapılmayan da tam bu Sorunlar çözülmüyor Sorunlarla boğuşuluyor Sorunları çözülüyormuş gibi yapıp Yarınların sorunlarının temellerini atıyoruz Dersim den özür dileme seansları da böyle Bu seansların Ne Dersime ne Tunceli’ye Ne Alevi ye ne Kürde…
Konuşuyoruz ama neyce konuşuyoruz konuşuyoruz ama anlaşamıyoruz “Göz iki, Kulak iki, Ağzımız ise tektir. Çok görüp, Çok dinleyip, Az konuşmak gerektir.” Mevlana çok konuşuyoruz lüzumsuz konuşuyoruz kimseleri dinlemeye tahammülümüz yok Gördüklerimiz ,yaşadıklarımız ve yaşattıklarımızsa akla ziyan Kin, öfke, şiddet ve vahşet Kimse bilmiyor,düşünmüyor ki; “Kin, sapıklığın da aslıdır, kâfirliğin de.” Mevlana Öyle bir karanlığa sokmuşuz ki kafamızı kinimizden ve hırsımızdan başka şeyle meşgul olamıyoruz bunun dile de, dine de edebe de isyan olduğunu göremiyoruz güzel zannettiğimiz bir pisliğin içinde debeleniyoruz bilmiyoruz…
Kürt meselesini “terörle mücadele” noktasından “terörle müzakere” noktasına taşımak gaflet, müzakereyi terör örgütünün direktiflerini yerine getirmek şeklinde algılamak ve uygulamak ise ihanettir. Eğer, illaki müzakere deniliyorsa, müzakere Apo’yla değil, İbo’yla yapılmalıdır. Eli silah, dili ideoloji kokanlarla yapılacak müzakere, sadece terörün azması, sorunun içinden çıkılmaz bir hal almasına sebep olur. Allah aşkına,şu sözleri şarkı yapanlarla ne konuşursunuz. “ya babam, acaba ne yapalım? insanlık istemiyorlar saldırın ve tutun kemiklerini kırın o pislik iğrençleri içimizden çıkartın * el ele verelim,…