Yazar: Mehmet ÇEVİK
“Müslüman toplumların günümüz dünyasında kararlılıkla ileri gidebilmeleri için siyaset alanıyla din alanı arasındaki ilişkiyi, bunları birbirine karıştırmayacak şekilde tanımlamaları gerekir. Bu ilişki karşılıklı olarak yetkilerin ayrılığına dayanmalı, ayrıca çoğulculuğa yer vermeli ve bunu benimsemeli ve aynı zamanda siyasi gücün elden ele geçişinde demokratik usullere elvermeli. Din alanının siyaset üzerindeki ve siyasetin din üzerindeki kontrolü kaldırılmalı, bu ikisini birbirinden ayıran çizgi net ve açık olarak çizilmeli.” Ekmelettin İhsanoğlu çatı aday. çatı aday gösterenlerin başına mı rakip olacak olanın başına…
2009 miladi tarihte yaşadıklarımızın iki boyutu var Bir batı kendini kendi medeniyet anlayışı doğrultusunda yeniliyor. İki Türkiye bu yenilenmede bir tez ortaya koyan değil yeni yapılanmaya iyice kapılanan bir durumda. Batı uygarlığı ABD nin önderliğinde yeniden yapılanmasını kendini güvenceye alarak sürdürme eğiliminde, kendini güvenceye alma politikasının temelini de enerji kaynaklarını kontrol etmek üzerine kurmuştur. İkinci dünya savaşından sonra enerji kaynaklarını, enerji coğrafyasını karıştırarak elde eden zihniyet, yeni dönemdeki politikasını enerji coğrafyasını yerel aktörleri kendi yana çekerek etkileyerek yapmaya…
Bir yanım yüzde elli. İçinde olduğum yüzde ellilik kısma diyorum ki; Öfke yok Nefret yok, Kin yok Şiddet asla yok. Sonuna kadar “demokratik tepki” var. Çünkü demokrasinin temeli iktidar değil, “muhalefet kültürüdür”. Bir yanım yüzde elli Bu yanım yüzde onluk tabanla, yüzde elli oy alıp, yüzde elli oyla da parlamentonun yüzde yetmişini temsil eden yanım. İktidar olan yanım. Devlet benim diyen yanım. Bu yanım hala minarelerin süngü, kubbelerin miğfer, camilerin kışla, müminlerin asker olduğunu sanan…
Devlet protokolünün uygulandığı Toplantıda Başbakan konuşmacı ile Laf dalaşına giriyor Ortaya küçük çaplı bir Yeşilçam filmi çıkıyor. Esas oğlanın yerinde gözü olan İkinci adam postasını koyuyor Adamlarını alıp mekanı terk ediyor. Bir fark var Mekanın esas oğlanı ve diğerleri İkinci adamın peşinden gidiyor. Alemlerinde devlet protokolünün de kurallarına da ters, Ama oluyor. seyircilerde kuralları değil postayı kimin koyduğunu tartışıyor. Bir ay önce mecliste Soma daki madenlere dikkat çeken muhalefete iktidar sırtını dönüyor onu ciddiye almıyor….
1-Bilgi toplumu bilginin yoğun olarak üretildiği ve tüketildiği toplumdur. 2-Bilgi toplumunun insanı bu gerçek doğrultusunda eğitilmiş analitik düşünceye sahip insan olmalıdır 3-Bilgi toplumunda “devlet sırrı” kavramının alanı iyice daraltılmıştır. bu sebeple bilginin serbest dolaşımı gerçeği çerçevesinde bir bilgi ve iletişim zihniyeti ve hukuku geliştirilmelidir. 4-Bilgi toplumunda soğuk veya sıcak savaşın yerini “siber savaşın” alacağı,eski savaş metotlarının “terör” olarak adlandırılacağı bilinmelidir. 5-Siber savaşta cephe, ordu, mühimmat kavramlarının yerinin olmadığı, bunların yerine internet bilgi, hacker virüs kavramlarının yer aldığı bir savaş kültürünün…