Yazar: Mehmet ÇEVİK

KÜRESEL ÇIKARLARI HEDEFLEYEN SAVUNMA

  Türk milletinin sıfatlarından biri: ordu millettir. Ordu millet, militarist millet değildir.   Militarist millet; bir ülkede ordu gücünün aşırı derecede ağır basması, her tür sorunu askerî yöntemlere başvurarak çözme, bundan dolayı silahlı kuvvetlere öncelik tanıma eğilimi ve savaşı yüceltmektir.   Türk tarihinde ordu gücünün ağır basması, her türlü sorunun askeri yöntemlerle çözülmesi, ve savaşı yüceltme gibi anlayış söz konusu değildir.   Bu sıfattan kasıt disiplinli olmak ve her daim dışardan gelecek tehlikelere karşı top yekun uyanık olmak anlamını taşır.   Her…

Okumaya devam et KÜRESEL ÇIKARLARI HEDEFLEYEN SAVUNMA

KÜÇÜK KAYNARCA ANLAŞMASININ BÜYÜKLÜĞÜ ÜZERİNE

  Altı yıl süren Osmanlı Rus savaşının sonunda 1774 I.Abdülhamit tarafından imzalanan bir anlaşma   Toplam yirmi sekiz maddeden oluşuyor İki de eki var Türkçe-Rusça Ve hakem taraf olarak İtalyanca imzalanıyor Bir rivayete göre üç dilde yayınlanan anlaşmanın hiç bir dildeki orijinal metin bu güne kadar ”tam” olarak yayınlanmamış   Küçük kaynarca anlaşması insanlar için küçük ama devletler ve uluslar arası sorunlar açısından kocaman bir anlaşmadır   Çünkü; Bu anlaşma ile   Kırım “özerklik” kazanmıştır Halifelik “siyasal” amaçla kullanılmaya başlanmıştır…

Okumaya devam et KÜÇÜK KAYNARCA ANLAŞMASININ BÜYÜKLÜĞÜ ÜZERİNE

KANUNİNİN SELLE İMTİHANI

  Allah’ın gölgesi, devranın hükümdarı, zamanın Süleyman’ı sultan Süleyman; nam-ı değer Kanuni uzun süren hayatının ve saltanatının içinde iki defa klimatoloji ile sınav verdi.   İlk sınav Birinci Viyana kuşatmasıdır. Ki bu, Osmanlı imparatorluğu için bir dönüm noktasıdır. 1529 yılının 10 Mayısında “Solak zade”nin tabiri ile Kanuni, hesaba gelmez askerler ve feleği kucaklayan bargâh ve otağları saadet ve ikbal, ziynet ve ihtişam ile Edirne kapısından çıkmış, 26 Kasım 1529 tarihinde, has hademeleri ve yakınları ile kona göçe İstanbul şehrine teşrif buyurmuşlardır.   Altı…

Okumaya devam et KANUNİNİN SELLE İMTİHANI

İKİNCİ ABDÜLHAMİTTEN İKİNCİ MUSTAFAYA RÜCU

  Otuz altı Osmanlı padişahından hangisi sizin için yıldızın parladığı andır diye bir soru sorulsa tereddütsüz ikinci Abdülhamit derdim. Osmanlının son yıllarında tam otuz üç yıl saltanatta kalması. Bu sürede sayısız yeniliklere imza atması. Devleti savaşa sokmaması, toprak kaybı yaşanmaması. Ve bu otuz üç yıllık sürede kafasında kırk tilki dolaşmasına rağmen kırk tilkinin de kuyruklarının bir birine değmemesi ikinci Abdülhamit’i tercih etmemdeki sebeplerdi. Şimdi ise ikinci Mustafa’ya rücu ediyorum. Abdülhamit’ten neden vazgeçtiğimi neden ikinci Mustafa’ya rücu ettiğimi anlatacağım. İkinci Abdülhamit’ten vazgeçmemdeki sebebin temelinde…

Okumaya devam et İKİNCİ ABDÜLHAMİTTEN İKİNCİ MUSTAFAYA RÜCU

II.MUSTAFADAN MUSTAFA KEMALE

    1695 yılında II. Mustafa tahta çıktığında her şeye rağmen ataları gibi ordunun başında sefere çıktı. Başarılıda oldu. Lakin başarının sürekliliği sağlanamadı. 1699 yılında aynı padişah Karlofça anlaşmasını imzaladı. İmparatorluğun  yükselme dönemini kapatıp duraklama dönemini başlattı. Karlofça Osmanlının duraklama döneminin başlangıcıdır. Duraklamayı gerileme, onu da yıkım takip etmiştir. 1699–1922 yılları arasında geçen 223 yıllık bu duraklama gerileme ve yıkım döneminin ortak özelliği, hep savunma yapmamız, savunmada kalmamızdır.   Bu savunma siyaseti imparatorluğu 20 milyon kilometre karelik coğrafyadan Mondros noktasında iç Anadolu’nun dar alanına…

Okumaya devam et II.MUSTAFADAN MUSTAFA KEMALE