Yazar: Mehmet ÇEVİK
Ellerinde sopa Yüreklerinde kin Öldüresiye vuruyorlardı Hayata dair umudu vardı gencin Güldü Öfkeyle ağızdan çıkan bir söz Sopanın yapamadığını yaptı Yaşayasını kırdı gencin Öldü
Kalabalıklaşıyor hayat Kalabalıklaştıkça Yalnızlaşıyor Gidenin farkına bile varmaz oluyor insan Hayat kalabalıklaşıyor, İnsan yalnızlaşıyor Giden gittiğiyle kalıyor, kalan kaldığına pişman Dönme dolap misali hayat beygiri insan Hele dur, gide dur, bre dur derken Bir başınalık hakikatini yaşıyor insan
Bir ara Sevmiştik birbirimizi Çılgın zamanlar Yaşamıştık bir ara Bir ara Mesafe koydun aramıza Toz Pembe hayatımız Alaca karanlığa döndü Zifiri karanlık bastı sonra Karabasanlar misali Bozuştuk o ara Sen beni sensiz bırakıp Sırra kadem bastın Ben kendi karanlığımda Senden bir ses Bir seda bekledim o ara Bir ara istedim ki beni… Bir ara Bu ara Dünyayı renksiz Hayatı sensiz Sevdayı zevksiz Ölümü sessiz yaşıyorum Ne ara ne sor beni İstemiyorum bu ara Rabbimden rahmet…
Sırça köşkün kadim kuralı Düşman büyütür Öfke zinde tutar Dostları öldürür insanı Sırça köşkün budur kuralı Düşman zinde tutar Öfke büyütür kini Dostları, diliyle gömer insanı
Cemal Süreyya’nın “tek adam” kitabından ilhamla Bir ülke Kaf dağının berisinde Bu ülkede bir adam Ve bir adamın Milletim dediği Milleti vardı Gün geldi O asude ülkede Fırtına sarstı temeli Kıyamet koptu. Ülke kayarken Altından milletin Millet uyuyordu Kaf dağının Berisindeki ülkede Fırtına sonrası geride Bir adam kaldı O adam Zaten vardı